UĞUR MUMCU’YU KATLEDİLİŞİNİN 30. YILINDA SAYGIYLA ANIYORUZ

Eğitim İş Denizli Şubesi Başkanı Namık Kemal Aydoğan, Uğur Mumcu'nun katledilişinin 30. yılında anma mesajı yayınladı.

  • 24 Ocak 2023 - 10:55
  • Son Güncelleme : 24 Ocak 2023 - 11:09

30 yıl önce bugün, Ankara Karlı Sokak'tan yükselen bir patlama sesi, Türkiye'nin büyük bir aydınından haince koparıldığının habercisi oldu. İlkeli ve cesur gazeteciliğiyle, tam bağımsız Türkiye sevdasıyla, gericiliğin karşısında kalemini hakikat ile bilemesiyle toplumun gönlünde büyük yer tutan Uğur Mumcu, aracına koyulan bir bombayla katledildi.

Eğitim İş Denizli Şubesi Başkanı Namık Kemal Aydoğan Uğur Mumcu'nun ölümünün 30. yılında şu şekilde bir anma mesajı yayınladı:

12 Mart faşizminin ''Sakıncalı Piyadesi'' Uğur Mumcu’nun özelleştirmeler ile ekonomik kaynaklarımızın peşkeş çekilmeye başlandığı, etnik ve dinsel kimliklerin ''demokratikleşme'' adı altında ortaya atıldığı bir süreçte katledilmesi sıradan bir terör saldırısı olamaz.

Ne yazıktır ki bugün Türkiye, Mumcu'nun yaşadığı yıllardan çok farklı değildir. Geçmişte Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok, Turan Dursun, Muammer Aksoy gibi aydınlarımız derin devlet tarafından gerçekleştirilen cinayetlerle susturulurken günümüzde değişen tek şey, cinayet metodunun yerini hapisle sindirme politikasının almış olmasıdır. Aydınlarımız, gazetecilerimiz hapsedilerek sindirilmeye çalışılmakta, Berkinler ve Ali İsmaillerin katilleri korunmaktadır.

Mumcu'nun yazdığı mafya-siyaset ilişkileri açısından da maalesef değişen çok bir şey yoktur. Mafya-siyaset ilişkisinin nasıl bir karşılıklı çıkara dayandığını ortaya çıkarmak ise eskisinden daha zorlaşmıştır.

Terör örgütlerinin emperyalist devletler tarafından nasıl beslendiği konusunda da Mumcu'nun yazdıklarından ders çıkarılmamış, hain terör örgütü PKK başta olmak üzere örgütlerle kimi zaman masaya oturulmuş, kimi zaman dış bağlantıları umursanmadan terörle mücadelede zaafiyetler gösterilmiştir

Mumcu'nun devlet gücünü elinde tutanların tarikatlarla çıkar ilişkileri kurmasının Türkiye'nin temel harcı olan laikliği bozacağına yönelik uyarıları da dikkate alınmamıştır. Ülkemiz, kanlı 15 Temmuz darbe girişimine rağmen "kandırılmaktan" usanmayan bir yönetimin, hala bürokrasiye tarikatlardan insan devşirdiği günlerden geçmektedir.

Aradan geçen 30 yılda hala eserleri elden ele, fikirleri kulaktan kulağa aktarılıyor. 

Eğitim-İş olarak Uğur Mumcu’nun ve diğer devrimci aydınlarımızın katillerinden elbet bir gün hesap sorulacağına yürekten inanıyor ve cinayetler, hukuksuzluklar, yolsuzluklar, faili meçhuller karşısında suskun kalmayacağımızın bilinmesini istiyoruz.