STANT AÇIP DEPREME DİKKAT ÇEKTİLER

Denizli’de Jeofizik Mühendisleri Odası ve Jeoloji Mühendisleri Odası, 1-7 Mart Deprem Haftası nedeniyle Çınar’da ortak stant açtı.

  • 07 Mart 2020 - 15:29
  • Son Güncelleme : 25 Ekim 2022 - 13:16

Depreme

dikkat çeken mühendisler, vatandaşlara broşür dağıttı, stantı ziyaret edenleri ise

deprem konusunda daha da bilinçlendirdi. Gölcük, Erzincan, Bolu, Çaldıran,

Erzurum, Düzce, Van, Elazığ, Bozkurt ve Acıpayam gibi depremlerini gösteren;

Türkiye’nin deprem tehlike bölgesini anlatan broşürleri vatandaşlara dağıtan

mühendisler, “Deprem değil bina öldürür’ mesajını da verdi. TMMOB Denizli

Jeofizik Mühendisleri Odası 5.Dönem Denizli

Şube Başkanı Hale Güllü, “Ülkemiz,

Dünya’nın en önemli deprem bölgelerinden

birinde bulunuyor. Bu nedenle can ve mal kayıplarına yol açan afetlerle sık sık

karşılaşılmaktadır. Depreme karşı hazırlıklı olunması, deprem tehlikesi ve

deprem konusunun kamuoyu gündeminde kalması amacıyla ülkemizde her yıl 01-07

Mart tarihleri arasındaki hafta deprem haftası olarak kabul edilmiştir. Deprem

Bölge Haritasına göre Ülkemizin % 92'sinin Deprem Bölgeleri içinde olduğu, nüfusumuzun % 95'sinin Deprem

tehlikesi altında yaşadığı ve ayrıca büyük sanayi kuruluşları merkezlerinin%

98'si ve barajların % 93'ünün deprem bölgesinde olduğu bilinmektedir. Ülkemizin

deprem gerçeği göz önüne alındığında yapı üretim kalitesinde yüksek bir standardı

sağlamak için, denetim mekanizmalarını etkili bir şekilde işletmek gerekir. Bu

sebeple başta devlet olmak üzere, yerel yönetimlere, meslek odalarına, sivil

toplum kuruluşlarına, mimar ve mühendislere çok büyük sorumluluk ve görev

düşmektedir” dedi. “Bunun için; İmar Planı'na Esas Jeolojik, Jeofizik ve

Jeolojik - Jeoteknik Etüt çalışmaları yapılmadan yeni yerleşim yerleri

belirlenmemeli ve uygulamadaki imarlı alanlarda çalışmalar yapılmamış ise yerel

yönetimler tarafından biran önce tamamlatılmalıdır” diyen başkan Güllü, “Bu

yapılan çalışmalara göre Uygun Olmayan Alanlar, Faylı Alanlar ve Riskli Alanlar

belirlenerek niteliksiz yapılaşmanın önüne geçilmiş olacaktır. Depreme

Dayanıklı Yapı Tasarımı için ada ve parsel bazında yapılan Zemin Etüt

Raporlarında mutlaka jeoloji, jeofizik ve inşaat mühendisliği hizmeti

alınmalıdır. Bu hizmetlerden birinin eksik olması halinde yerel yönetimlerin bu

yerlere ruhsat vermemesi gerekmektedir. Merkezi ve yerel idarelerde Zemin Etüt

Raporlarının standartlara uygun yapılmasının sağlanması ve denetimi için

Jeofizik Mühendisi istihdamı artırılmalıdır. Kamusal denetim

etkinleştirilmelidir. Yerel yönetimler de Zemin Etüt Raporlarının kontrolü ve

arazide denetimi için Jeofizik Mühendisi istihdamı zorunlu hale getirilmelidir”

diye konuştu. Güllü şöyle devam etti, “Binayı yıkan depremin dinamik parametreleridir.

Zeminin dinamik özellikleri Jeofizik Mühendisleri tarafından hesaplanmalıdır.

Yer seçiminde ve yapılaşmada zemin özelliklerine göre bina yapılmalıdır. 6306

sayılı" Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi" Hakkında ki

Kanun ve Kanun Uygulama Yönetmeliği’ndeki mevcut binaların değiştirilmesi,

riskli bina tespitleri ve güçlendirme çalışmalarında yapılacak tahribatsız

incelemelerde Jeofizik Mühendisliği hizmetleri zorunlu

hale getirilmelidir. Kentsel değişim dönüşüm projelerinde öncelik Afet Riskinin

yüksek olduğu yerlere ve Depremde yıkılacak binalara önem verilmelidir. Ayrıca

kentsel dönüşümün parsel bazında değil, ada bazında belirlenerek yapılması

uygun olacaktır. Bu konuda yerel yönetimlere büyük görev düşmektedir. Meslek

odalarının rapor denetleme yetkileri yapılacak düzenlemelerle tekrar geri

verilmelidir. Denizli Jeofizik Mühendisleri Odası olarak bir doğa olayı olan

depremlerin felakete dönüşmemesi için önerilerimizin dikkate alınması

gerekmektedir. Bu vesileyle yaşadığımız depremlerde yaşamını yitiren

vatandaşlarımızı saygıyla anıyoruz.”