ODA ÇÖZÜM VEKİL YANIT BEKLİYOR!

Eczacılar, İlaç Fiyat Kararnamesi nedeniyle sık sık yurttaş ile karşı karşıya geliyor. Süreçte hem eczacılar hem de hastalar mağdur olurken döviz kurundaki artışa rağmen fiyat düzenlemesi yetersiz kaldı.

  • 13 Aralık 2022 - 19:07
  • Son Güncelleme : 13 Aralık 2022 - 19:24

Yayımlanan kararnameye göre 100 liraya kadar olan ilaçlarda eczacı kar oranı yüzde 25’ten 28’e, 100-200 lira arasındaki ilaçlarda eczacı kârı yüzde 16’dan yüzde 28’e, 200-400 lira arasındaki ilaçlarda eczacı kâr payı yüzde 12’den 18’e, 400 lira üzeri ilaçlardaysa eczane kârı yüzde 12’den 13’e yükseltildi.

Eczacıların yoğun talebi neticesinde 8 Temmuz’da kararname güncellendi. Ama bu güncelleme de 13 yıllık sorunu gidermeye yetmedi. Sadece eczane karlılıklarında kademelere göre ilk üç kademede üç birim, dördüncü kademede iki birim ve beşinci kademede bir birim artırıldı. Ama bu kademelerin tanımlandığı 2009’da belirlenen baremlerde herhangi bir düzenlemeye gidilmedi. Dolayısıyla eczane ekonomilerindeki çıkmaza çözüm olamadı.

TOPLUM SAĞLIĞI SORUNU KAPIDA!

Denizli Eczacı Odası Başkanı Hasan Hazer; “Türkiye’nin neresine giderseniz gidin ilaç fiyatları aynıdır. Buna Sağlık Bakanlığımız karar veriyor. Buna ilaç fiyat kararnamesi deniliyor. Sadece fiyatları değil karlılık oranı da bu yönetmelik ve kararnameler ile belirlenmiştir. En son Ağustos ayında güncellenen 5 kademe var ilaçlarda. (Kademeler aşağıda görsel ile gösterilmiştir) Bu ilaç dağıtıcıları ve eczacılar ilaç fiyatı yükseldikçe karları düşüyor. Birinci kademe ilaç geçen sene total ilaçların %27’sini oluştururken, 2022 senesinde binde 7’sini oluşturuyor ilaçların. İlaca zam geldikçe dağıtım kanalları ve eczacının kar oranı düşüyor. Üreticinin bir derdi var, depocu ve eczacının bir derdi var ama vatandaşın derdi çok daha büyük. Çünkü toplum sağlığı sorunu haline dönüşmek üzere olan bir kriz ile karşı karşıyayız” dedi.


Denizli Eczacı Odası Başkanı Hasan Hazer, çözüm odaklı fikirlerini paylaşırken şu sözleri kaydetti: “Bizim yaptığımız iş toplum sağlığını etkileyen bir iş. Bu iş kısa, orta ve uzun vadede devletimizin gerekli müdahaleyi yapmasıyla çözülebilir. Araştırma ve geliştirme çalışmaları devletimiz tarafından desteklenirse dışa bağımlılığımız en az şekilde olur. Çünkü ilaçların %98’inin alıcısı devletimiz yani Sosyal Güvenlik Kurumu geri ödeme kapsamında. Vatandaşımız kendi cebinden ilacı alıyor ama ilacı kamu alıyor ve bu kamuya da çok önemli bir yük. Bu nedenle devletimizin durumunu da anlıyoruz. Ama az önce de dediğim gibi ilaç bambaşka bir şey. Aç kalabilirsiniz ama ilaçsız kalamazsınız. 

Bu konunun kısa vadede çözümü yetkililerin; dağıtım, eczacı örgütü, bakanlıkların bir araya gelip kısa vadeli bu olayı çözmesi gerekmekte. Orta ve uzun vadede ise yerli üretim ve bilim adamı yetiştirme konusunda ileriye yönelik yatırımlar yapılması gerekiyor” dedi.

ECZACILIK FAKÜLTELERİNİN DONANIMI ARTTIRILMALI

Denizli Eczacı Odası Başkanı Hasan Hazer; “En son bizim 61 eczacılık fakültemiz vardı. Ben 2000 mezunuyum benim mezun olduğum dönem 9 adet fakülte vardı ülkemizde. 61 fakülte var sadece 14 tanesi tam donanımlı. Yani laboratuvarları öğretim üyeleriyle donanım itibariyle. Geriye kalan fakültelerimizin teknik donanım ve akademik kadrosu yok. Bu çok önemli bir şey çünkü buradan mezun olan arkadaşlarımız hastanelerde özel serbest eczaneler açarak halk sağlığını ilgilendiren bir işin içerisine girecekler. Yani bu şartlarda da biz örgüt olarak eczacılık fakültelerininin sayısının azaltılmasını ve donanımlarının arttırılmasını istiyoruz. Türkiye’nin ihtiyacına karşılık verebilecek mezunu ancak bu şekilde sağlayabiliriz. Bunlar yapılmadığı taktirde dışa bağımlılığımız artacak ve Market eczane sistemininin üzerine gidilecek. Yabancı sermaye elini ovuşturarak bakıyor yıllardır bunun olması için. Konuya yabancı olanlar bizlere diyor ki siz bu konuya neden karşısınız? İlaç yan etkileri ve gereksiz ilaç kullanımından en çok etkilenen ülke Amerika Birleşik Devletleri. ABD’de toplumun eğitim düzeyine bakıp ülkemizle kıyaslarsak bu bizi bir rekora götürür ve dışa bağımlılığımızı da arttırır. Uzun vadede dediğim gibi eczacılık fakültelerinden mezun olan arkadaşlarımızın akademik düzeyde desteklenmesi, üretimin yerli sanayiye döndürülmesi ama bunlar bugünden yarına olacak şeyler değil. Ama bu enflasyon mücadelesinin verildiği ortamda dağıtıcıların, ilaç kooperatiflerinin, eczacı örgütlerinin bir araya gelerek bu sorunu çözmesi gerekiyor” dedi.


VEKİL ÖZTÜRK SORULARIMIZ YANITSIZ KALDI

İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, konuyla ilgili Haberci Kuş’a açıklamalarda bulundu. Eczacıların ve vatandaşımızın ilaç sıkıntısı son 1 yıldır artarak devam etmektedir. Konuyla ilgili 1 sene önce Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya sorular yönelttik ama bunlar cevapsız kaldı. Vatandaşlarımız ve eczacı örgütleri endişelenmesinler, sorunun farkındayız çözümü biliyoruz dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’dan, ilaç krizi sorusuna cevap yok… 

İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk’ün, ülkemizde yaşanan ilaca erişim sıkıntısının artması üzerine 2021 yılı Kasım ayında verdiği soru önergesi, Sağlık Bakanı tarafından aradan 1 yıl geçmesine rağmen cevaplanmadı. 

TBMM’de devam eden Bütçe görüşmelerinde ülkemizde yaşanan ilaç krizi konusunda itiraf gibi açıklamada bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bakanlığına 1 yıl önce bu konuda verilen soru önergesini cevapsız bıraktı. 

Sağlık Bakanlığının 2023 yılı Bütçe görüşmeleri sırasında; “Piyasada eksikliği hissedilen ilaçlar olduğunu inkâr etmek gibi bir düşüncem yok ancak gerek ilaç etken maddelerinin tedarikiyle ilgili küresel arz sorunu gerekse kur farkı kaynaklı fiyatlama problemi var. Bir başka sorun da kur güncellemesinin dönemsel olarak yılda bir kez şubat ayında gerçekleşmesidir. Bu tarih yaklaştıkça üretim ve stok sorunları baş göstermektedir, sorunun farkındayız” açıklamasında bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk’ün bu soruna ilişkin 2021 yılı Kasım ayında verdiği soru önergesine cevap veremedi. 

TBMM İçtüzüğüne göre, Milletvekilleri tarafından verilen yazılı soru önergelerinin Bakanlığına  gönderildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde cevaplandırılması gerekirken, Sağlık Bakanı Koca, Öztürk’ün aşağıdaki sorularını cevapsız bıraktı: 

1- Döviz kurlarında yaşanan olağanüstü artış nedeniyle piyasada hangi ilaçlara erişimde sıkıntı yaşanmaktadır? Piyasada bulunmayan ilaçlar, hangi hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır?

2- Çocuk lösemi hastalarının kullandığı Launase adlı ilaç ne zamandır piyasada bulunmamaktadır? 

3- Bahsi geçen ilaç bulunamadığı için mağdur olan çocuk hasta sayısı kaçtır? 

4- Çocuk lösemi hastalarınca kullanılan Launase adlı ilaç ne zaman Türkiye’de bulunabilir hale gelecektir? 

5- Sağlık Bakanlığı’nın ilaç fiyatlandırmasında 1 Euro karşılığını 4.57 Türk Lirasında sabitlenmesi, buna karşılık serbest piyasada Euro’nun 11 TL’nin üzerinde seyretmesi nedeniyle yabancı ilaç firmalarınca Türkiye’ye ilaç verilmediği iddiası doğru mudur? 

6- Yerli ilaç şirketlerinin dövizdeki artış nedeniyle yurtdışından hammadde temin edemediği için üretim yapamadığı iddiası doğru mudur? 

7- İlaç fiyatlarına güncelleme isteyen bazı ilaç firmalarının stok yaptığı iddiaları doğru mudur? 

8- Bakanlığınız piyasada yaşanan ilaca erişim sıkıntısı ile ilgili olarak ne tür önlemler almayı planlamaktadır?

9- Bakanlığınız ilaçta yaşanan sıkıntı nedeniyle “ilaç yokluğu uyarı sistemi” oluşturmayı planlamakta mıdır?