MEHMET ÖZDEN'İN KALEMİNDEN: SON KABADAYI

Kimine göre kabadayı, kimine göre mafya babası. Bu yazı dizisinde, Denizli’nin ve Türkiye'nin en tartışmalı figürlerinden biri olan Yörük Halil'in (Halil Karabağ) hikayesini sizlere aktaracağım. Bu ilk bölüm, onun hayatını ve ardında bıraktığı izleri anlamak adına bir başlangıç niteliğinde.

Halil Karabağ; Onunla ilgili birçok şehir efsanesi, sokağa çıktığınızda kulağınıza gelir. Henüz 15 yaşında, ergen bir çocukken girdiği ülkücü camia çatısı altında birçok görev almış, sadece Denizli’de değil, Türkiye’nin dört bir yanında tanınan, sevilen ve milliyetçi kanadın ağabeylerinden biri haline gelmiş.

Gençlik yıllarında Akkonak Mahallesi’nde teşkilatlanmaya başlayan Yörük Halil, daha sonra Türkiye’nin birçok noktasında teşkilatlanmayı başarmış. Son olarak ise MHP Denizli’de disiplin görevinde yer aldıktan sonra, Devlet Bahçeli’nin siyasi tutumları nedeniyle partiden uzaklaşıp İYİ Parti’nin kuruluşunda bulunan isimlerden biri olmuş ve arka planda varlığıyla desteklemiş.

Firari olduğu süre zarfında kendisiyle röportaj yapabilmek için aile üyeleriyle görüştüm, fakat ikna etmek mümkün olmadı. Geçtiğimiz hafta cezaevinde kendisini görerek, hakkında yazacağım yazı dizisi için destek istedim. Belki bir gün onun hikayesini belgeselleştirerek verebilirim. Ama şimdilik hikayenin ilk aşamasından bahsetmek istiyorum.

2018 yılında işlenen müteahhit Mehmet Yamer cinayetinin ardından yapılan soruşturma sürecinde, ölen müteahhitin otelini sattığı Halil Karabağ ve oğlu Kutluğhan Karabağ tutuklanmıştı. Mahkeme sürecinde o kadar çok şey yaşandı ki, bir sonraki yazımda sizlere bu süreci ayrıntılı bir şekilde anlatacağım. Önemli bir detay, Halil Karabağ yerel mahkeme tarafından suçsuz bulunup tahliye edilmesine rağmen, daha sonra istinafta karar bozuldu ve müebbet hapse çarptırıldı. Bu süreçte Yörük Halil için firar süreci başlamış oldu.

Mehmet Yamer’in öldürülmesinin ardından olay bir kan davasına dönüştü ve öldürülen müteahhitin kardeşi Raif Yamer, 2019 yılında Halil Karabağ cezaevinde tutuklu iken küçük oğlu Oğuzhan Karabağ’ı vahşice infaz etti. Bu cinayet, Denizli’de aylarca konuşuldu. Genç adam sokak ortasında infaz edildikten sonra Raif Yamer de tutuklanarak cezaevine gönderildi. Raif Yamer’in davası, Yargıtay’dan tahrik indirimi alarak geri döndü. Sokak ortasında genç adamı kurşunlayıp öldüren Raif Yamer, kalan kurşunları arabanın içinde kanlar içinde yatan gencin üstüne boşaltmıştı.

Bu yazımın ana konusu aslında firar süreci, fakat size konuyu özetleyerek sunmak istedim. Halil Karabağ, tahliye edildikten sonra istinaftan dönen dosyayla tekrar müebbet cezaya çarptırıldı demiştim. İşte her şey bu süreçte başladı. Karabağ 3 sene boyunca firariydi. "Gezdi" kelimesini özellikle kullanıyorum, çünkü yakalandığı yer Akkonak Mahallesi’nde bulunan hasta annesinin yaşadığı evdi. 3 yıl boyunca kendi mahallesinde yaşarken tutuklanmayan Halil Karabağ’ın yakalanması şok etkisi yarattı. Çünkü çoğu insan onun firari olduğunu bile hatırlamıyordu.

3 yıllık firari yaşamında kendisine hiç dokunulmadı. Peki neden? Bu sorunun cevabı, belki de onun siyasi bağlarında yatıyor. Gerçekten devletin tanıdığı bir isim miydi? Bu 3 yıllık süre içerisinde kimlerle temas içerisindeydi? Siyasi ya da bürokratik isimlerle görüştü mü? Neden 3 sene boyunca kendi evinde yakalanmayan Halil Karabağ, 3 yıl sonra kendi evinde JASAT’ın muhteşem operasyonuyla yakalandı?

Kendisini cuma günü yapacağım ziyarette bu sorularımın cevabını almak için göreceğim. Geçen hafta yaptığım ziyarette, zehirlenme olayından etkilendiği için çok bitkindi, üsteleyemedim.

Bu yazı dizisi, sadece Yörük Halil'in hikayesini anlatmakla kalmayacak, aynı zamanda siyaset ve bir kesimin mafya olarak tanımladığı bir kabadayının arasındaki olası bağlantıları da ortaya koymayı amaçlıyor. Halil Karabağ’ın hikayesi, Türkiye’de siyasetin ve yer altı dünyasının nasıl iç içe geçmiş olabileceğini gösteren önemli bir örnek teşkil ediyor.

Hikayeye küçük bir giriş yaptığım bu yazımın ardından olay örgüsünü sizlere aşama aşama anlatmaya ve cezaevinde tutuklu olan Halil Karabağ’ın bana aktaracaklarını sizlere anlatmak istiyorum. Umarım karanlığa ışık tutmak mümkün olur!