CHP'Lİ GENÇLER EMİNE BULUT CİNAYETİNE SESSİZ KALMADI

Candoğan parkı önünde yapılan eyleme CHP İl Başkanı Mahir Akbaba, CHP Pamukkale İlçe Başkanı Osman Tabu, CHP Gençlik Kolları Başkanı Tugay Odabaşıoğlu, Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan ve kadın platformu üyeleri de katıldı.

Eylemde konuşma yapan CHP Gençlik Kolları Kadın Hakları Koruyucusu Başkan Yardımcısı Simge Depboylu; Aile içi kadına şiddet bir insan hakları ihlalidir vurgusu yaptı.

Depboylu konuşmasının devamını şu şekilde gerçekleştirdi;

Şiddet kadının yasal, sosyal, siyasi ve ekonomik eşitliğini sağlama fırsatlarını sınırlamakta ve azaltmakta olup girişimcilik ruhunu ve özgüvenini yok etmektedir. Dün de görmüş olduğunuz gibi aile içi şiddet çocukları olumsuz etkilemekte olup, sağlıklı bir toplum oluşmasında önemli engellerden birisidir. Namus cinayeti diye adlandırılan cinayetler cinsiyetçi şiddetin en zalim boyutudur. Ülkemizde şiddet mağdurunu koruyan şiddet uygulayanı cezalandıran yasalar bulunmaktadır. Ancak kaç kadın katiline takım elbise giydi, traş oldu, ağladı diyerek iyi hal indirimi verdiniz. Kaçına "sevdiğim için yaptım", "kıskandım", "mini etek giymişti", "kadın sandım erkek çıktı" dediği için haksız tahrik indirimi verdiniz?

Emine Bulut'un katili erkek yargıdır!

Erkek egemen zihniyeti, kadın-erkek eşitliği gözardı eden yönetim anlayışı, şiddetin önlenmesi konusunda yasaların uygulanmasının önüne geçmektir. Aile içi şiddeti ve genel olarak çocuk ve kadınlara yönelik şiddeti önlemek için kampanyalar düzenlemelidir.

CHP Gençlik Kolları olarak önerimizdir.

Devletin kadınlara yönelik her türlü şiddet eylemini açıkça kınamasını, evde, sokakta, iş yerinde yaşanan kadına yönelik şiddetin sorumluların yargılanmasını ve caydırıcı tedbirler alınmasını, öldürülen ya da şiddete uğrayan kadınların; giydikleri elbisenin rengi, makyaj yapmaları, evlerine bir saat geç gitmeleri, cep telefonuyla sıkça konuşmaları gibi nedenler tahrik sayılarak ceza indirimi uygulanmaktadır. Toplumun en savunmasız kesimi olarak görülen kadınlar ve çocukların yaşam hakkına yönelen suçlarda ceza indirimi uygulanmamasını istemekteyiz. 6284 koruma kanunu uygulayın. İstanbul sözleşmesini uygulayın. Şiddeti normalleştiren indirimlere son verin.

Sevgili Emine Bulut senin ve senin gibi pek çok kadının hayatta kalmasını sağlayamadığımız, hak ettiğiniz gibi özgür ve güven içinde yaşatamadığımız için özür dileriz. En azından yargılama sürecinde gerek sosyal medyada gerekse her alanda sanıkların en ağır şekilde cezalandırılması için elimizden geleni yapacağız.

Başka Özgecanlar, Şuleler, Çilemler, vakıflarda tecavüze uğrayan çocuklar, son sözü "ölmek istemiyorum" olan Emine Bulutlar güvende yaşasın ve canından olmasın diye insan hakları mücadelemiz kadın cinayetleri ve şiddet son bulana, kadın erkek eşitliği sağlayana kadar devam edecektir.

Biz susmayacağız, söz veriyoruz.